OSB BABANIZIN MALI MI?

 Ve OSB Kanununun maddelerinin çiğnenmesine de doğrudan fırsat veriyor.

YATIRIMCI DEĞİL, YÖNETİCİLERİN KOLLARI GENİŞLİYOR

Karaman’da Organize Sanayi Bölgesi mücavir alanlarında yer alan taşınmaz araziler üzerinde, Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun çeşitli maddeleri hiçe sayılarak hukuk dışı uygulamaların yapıldığı ortaya çıktı.

Söz konusu OSB genişleme sahasında yer alan taşınmazların, OSB Yönetim Kurulu Üyesi olan Esat Şen’in oğlu ile eski bir siyasi parti il başkanının oğluna satışları yapılarak bu arsaların tahsis amacı dışında kullanılmaya başlanarak dönümleri milyonları aşan bedellerle OSB arazileri adeta emlak
işletmeciliğine alet ediliyor.

Üstelik bunlara da Karaman OSB Yönetim Kurulu Başkanlığınca da onay veriliyor.

GERÇEK YATIRIMCI ARAZİ ARIYOR, OSB PARSELLERİ KİMLERE BIRAKILIYOR

Karaman OSB’de Yönetim Kurulu Üyesi olan ve OSB’de mobilya fabrikası bulunan Esat Şen’in oğlu F.Şen ve Ak Parti Eski İl Başkanlarından olan birinin oğlu Karaman OSB’ye  “yatırım yapacağız” diyerek arsa talebinde bulundu. OSB Yönetmeliği gereği yapacakları yatırımı usulen belirten bu şahıslar başvuru dosyalarını sunarak OSB Yönetim Kurulu Başkanlığından çıkan kararla da satış onaylarını aldı.
Kanun gereği tesis, bina ve benzeri fiziki yatırım olmadan tapu haklarının olmadığı satış işlemleri sonrası bu şahıslar aldıkları OSB parselleri üzerinden aldıkları şirketi herhangi bir yatırım yapmadan devrederek fahiş fiyatlarla başka alıcılara satışlarını yaptıkları ortaya çıktı.

Yine bu işlemlerin öncesinde OSB Yönetimin onay vermesi gerekirken, Esat Şen’in oğlu F. Şen’in parseli sattıktan sonra yine bir arsa talebinde daha bulunduğu ve OSB Yönetim Kurulu kararı ile yeni bir arazi daha satın aldı.

İNŞAAT YOK, TESİS YOK, ARSA ÜZERİNDEN MİLYONLUK KAZANÇLAR

Karaman’da çoğu gerçek yatırımcıya verilmeyen bu araziler mevcut OSB Yönetiminde bulunan bir üyenin oğluna ise rahatlıkla verilebiliyor.

Yine Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun ilgili maddesi gereğince yürürlüğe giren imar planına göre arazi kullanımı, yapı ve tesislerin projelendirilmesi, inşası ve kullanımıyla ilgili ruhsat ve izinler, OSB tarafından verilip denetlenmesi gerekiyor.

Adeta torpil usulü ile verilen OSB parseli üzerinden fiziki yatırım yapmadan satış yapıIarak şirket devreden ve bunun üstüne ikinci kez aynı yönetim kurulu onayı sonrası yine bir arsa daha tahsis edilen bu uygulamaların kanun maddelerinin hiçe sayıldığı hukuk dışı uygulamalarla OSB Yönetiminin hizmet amacını da Ali Baba’nın çiftliğine döndürüyor.

Karaman’da OSB yönetiminin sanayinin uygun görülen alanlarda yapılanmasını sağlamak, çarpık sanayileşme ve çevre sorunlarını önlemek, kaynakları rasyonel kullanarak sanayi türlerinin belirli bir plan dahilinde yerleştirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla hizmet vermesi beklenirken, Karaman’da süregelen keyfi uygulamalar, sınırları tasdik edilmiş arazi parçalarının gerçek yatırımcılarla buluşturması yerine arazilerin faaliyet dışı yasal olmayan denetimsiz uygulamalara olanak sunuyor.

Konuya ilişkin yasal düzenlemelere bakıldığında ilgili mevzuat uyarınca bu bölgelerde faaliyette bulunmak isteyenlere, katılım belgesi veya tahsis belgesi karşılığında öncelikle arsa tahsis edilerek, daha sonra gerekli inşaatın tamamlanması ve diğer şartların gerçekleşmesi ile ilgiliye tapu verilebiliyor.

Oysa ki, 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 3 üncü maddesinde katılımcı; OSB’lerde, bir
işletmenin kurulması için parsel tahsisi veya satışı yapılanlar ile maliki bulunduğu parselde üretimde
bulunan veya bulunmayı taahhüt eden ve bu Kanunun amacına uygun faaliyet gösteren gerçek ve tüzel kişi olarak tanımlandıktan sonra, Kanunun 18 inci maddesinde; “Katılımcılara arsa tahsisi, Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelik hükümlerine göre müteşebbis heyet tarafından yapılır. Katılımcılara tahsis veya satışı yapılan arsalar hiçbir şekilde tahsis amacı dışında kullanılamaz. Bu arsalar katılımcılar ve mirasçıları tarafından borcun tamamı ödenmeden ve tesis üretime geçmeden satılamaz, devredilemez ve temlik edilemez. 
 
Karaman OSB’de yaşanan bu çirkin gelişmeler, sanayileşmenin genişlemesini kıskaca soktuğu gibi, doğrudan yatırımcıyı da eziyor. En üzücü tarafı ise denetimden yoksun keyfi uygulamaların ilgili kanun madddelerinin çiğnenerek çeşitli işlemlerle faaliyet kolu gibi hizmet veriliyor edasına dönüştürülmesi. İşte bunlar Karaman’ın sözde Organize Sevdalısı patronlar kulübüne hiç ama hiç yakışmıyor.

Haber: Hasan Erkin ÖZEN